Taylandlı içindeki น้ํามันหอมระเหย ne anlama geliyor?
Taylandlı'deki น้ํามันหอมระเหย kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte น้ํามันหอมระเหย'ün Taylandlı'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Taylandlı içindeki น้ํามันหอมระเหย kelimesi Organik hidrosol, organik hidrosol anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
น้ํามันหอมระเหย kelimesinin anlamı
Organik hidrosol
|
organik hidrosol
|
Daha fazla örneğe bakın
ดังนั้นสี่งที่จะทําก็คือให้ความร้อนกับเหล็ก คุณหลอมน้ํามันดิบ แล้วน้ํามันดิบก็จะไหลไปยังรอยแตกเล็ก ๆ และก้อนหินก็ถูกยึดติดกับผิวถนนอีกครั้ง Sonrasında yapacağınız şey çeliği ısıtmaktır, zifti eritirsiniz ve zift bu mikro-çatlakların içine doğru akar ve taşlar yine yüzeyde sabitlenir. |
ตอนนี้ที่จะทําผลงานได้ฉั นต้องห้าแกลลอน ดีเซลและบางน้ํามันเบนซิน ออกเทนสูง Şimdi, işi halletmek için bana yirmi litre dizel biraz da yüksek oktanlı benzin lazım. |
และนั่นมันเทียบได้กับคุณเติมน้ํามันในปี 1998 รอจนถึงปี 2011 และตอนนี้คุณก็จะสามารถขับรถไปกลับดาวพฤหัสได้ถึง 2 ครั้ง Bu arabanızın deposunu 1998 yılında doldurup 2011 yılına kadar bekleyip ve sonra da bu benzinle Jupiter gezegenine iki kere gidip gelmek gibidir. |
กล้วย ชนิด นี้ หวาน หอม หวาน พอ กัน กับ ไอศกรีม! Bu muzlar dondurma kadar tatlı ve enfesti! |
สูตร ที่ พระเจ้า ทรง มอบ ให้ มี ส่วน ผสม ของ เครื่อง หอม สี่ ชนิด. Tanrı’nın verdiği tarife göre dörtlü bir baharat karışımı gerekiyordu. |
ไก่ถูกเลี้ยงด้วยข้าวโพด และหลังจากนั้นเนื้อของมันก็ถูกบด และผสมกับผลิตภัณฑ์ข้าวโพดอื่นๆเพื่อที่จะเพิ่มขนาดและทําให้มันแน่น และหลังจากนั้นก็ถูกทอดในน้ํามันข้าวโพด Tavuk mısırla besleniyor, sonra eti kıyma olarak çekiliyor ve şişirmek ve yapışık tutmak için daha fazla mısır ürününe bulanıyor, ve sonra mısır yağında kızartılıyor. |
ด้วยเหตุ นี้ พวก เรา ย่อม หยั่ง รู้ ค่า สิ่ง ที่ อัครสาวก หมาย ถึง เมื่อ ท่าน บอก ว่า “ด้วย เรา เป็น สุคนธรส อัน หวาน ของ พระ คริสต์ แก่ พระเจ้า ใน ท่ามกลาง คน ที่ กําลัง รอด และ คน ที่ กําลัง พินาศ แก่ ฝ่าย หนึ่ง เรา เป็น กลิ่น รส แห่ง ความ ตาย นํา ไป ถึง ความ ตาย และ แก่ อีก ฝ่าย หนึ่ง เรา เป็น สุคนธรส แห่ง ชีวิต นํา ไป ถึง ชีวิต [“กลิ่น หอม สําคัญ อัน นํา มา ซึ่ง ชีวิต” ตาม ฉบับ แปล เดอะ นิว อิงลิช ไบเบิล; “กลิ่น ของ ชีวิต นั้น เอง ที่ ยัง ความ สดชื่น” ฉบับ แปล ฟิลิปส์].—2 โกรินโธ 2:15, 16. Böylece, şunu söylediği zaman, resulün ne demek istediğini takdir edebiliriz: “Halâs olanlarda ve helâk olanlarda, Allaha Mesihin güzel kokusuyuz; bunlara ölümden ölüme rayiha, ve onlara hayattan hayata rayihayız [“yaşam veren hayati güzel bir koku,” The New English Bible; “bizzat hayatın tazelendirici güzel kokusu,” Phillips].”—II. Korintoslular 2:15, 16. |
ขวดนม -- สารเคมี -- ทุกที่ Balance, การทดสอบในหลอดยืนและมีกลิ่นหอม Şişeler - kimyasallar - her yerde. |
มาเรีย พี่ สาว ของ ลาซะโร เคย ชโลม พระ บาท พระ เยซู ด้วย น้ํามัน หอม ที่ มี ราคา เกือบ เท่า กับ ค่า จ้าง หนึ่ง ปี! Bir gün Lazar’ın kızkardeşi Meryem, İsa’nın ayaklarını bedeli neredeyse bir işçinin yıllık ücretine denk olan hoş kokulu bir yağla ovmuştu. |
ศาสตราจารย์สามารถสร้างเครื่องบินที่สามารถ เก็บน้ํามันได้มากกว่านี้ แต่มันคงจะน่าเบื่อแย่ Profesör belki uçağı daha fazla yakıt alacak şekilde tasarlayabilirdi ama bunun eğlencesi nerede? |
และอย่างไรก็ดี เขาก็มีน้ํามันก๊าดไม่เพียงพอ เพราะเงินเพียงดอลล่าเดียวต่อวัน เขาจะไปซื้ออะไรได้ Ve neyse, asla yeterli kerosen olmuyordu, çünkü bir dollar size ne alabilir? |
โจรได้ไปที่ ปั๊มน้ํามันอะราโก ตอนรุ่งเช้า เพื่อน้ํามัน 1500 แกลอน Bu sabah Arago İstasyonu'ndan 5600 litre benzin çalındı. |
ก๊อกน้ํามันเสีย ขอให้เที่ยวให้สนุก Kırık musluklar, yanmayan ışıklar... |
เติมน้ํามันเครื่องเจ็ท Jet'i fulle. |
นิคโคโลรอดมาได้เพราะคําสัญญา และกลิ่นหอมของรากุ Niccolo ragunun kokusu ve yemin sayesinde sağ kalmış oldu. |
ผมไม่ได้กินตามที่กิน น้ํามันตับปลา Sadece baIık yağımı aImıyorum. |
หอมจังเลย! Güzel kokuyor. |
ดังนั้นถึงแม้การที่น้ํามันทะลัก การรั่วไหล การระเบิด จะเป็นหายนะ อย่าลืมว่า เราได้ทําเรื่องร้ายหลายๆอย่างในมหาสมุทร มานานช้านานแล้ว Böylece petrol sızıntısı, kaçak, patlama zaten bir felaketken aklımızdan çıkarmamamız gereken bir diğer şey de aslında yaptıklarımızın okyanus üzerindeki etkilerinin çok uzun zamandır devam ettiği. |
เครื่องบินทุกลําสามารถเลี้ยวกระทันหันได้เลย และสามารถถ่ายน้ํามันไปลําไหนก็ได้กลางอากาศ โดยไม่ต้องบินช้าลงเลย โดยแต่ละลําต้องอยู่ใกล้กัน Uçaklardan her biri sert bir manevra yapabilir ve yakıtlarının herhangi bir miktarını, yan yana bulunmaları şartıyla, havada yavaşlamadan anında aktarabilirler. |
น้ํามัน ดิน เหลว แบบ นี้ มี อยู่ มาก มาย ใน ดินแดน สมัย คัมภีร์ ไบเบิล Zift Kutsal Kitapta adı geçen yerlerde bolca bulunurdu |
มีน้ํามันรั่ว ติดไฟตอนร่อนลง İnerken sızan yakıt alev almış olmalı. |
ย่านนี้เสียหายจากน้ํามันรั่ว Bu bölge petrol sızıntısından etkilenmişti. |
เมื่อ พรรณนา ถึง ความ สําคัญ ของ น้ํามัน มะกอก ที่ มี ต่อ อาหาร สเปน โฮเซ การ์เซีย มาร์ริน หัวหน้า พ่อ ครัว คน หนึ่ง ยืน ยัน ว่า “สิ่ง ที่ บริโภค มา ตลอด 4,000 ปี ต้อง เป็น ของ ดี.” Baş aşçı José García Marín “4.000 yıldır tüketilen bir ürün iyi olmalı” diyerek zeytinyağının İspanyol yemeklerindeki önemine değiniyor. |
อีก ตัว อย่าง หนึ่ง อ่าน เรื่อง ความ เสื่อม เสีย แห่ง แท่น เผา เครื่อง หอม ของ ยาราบะอาม ซึ่ง ได้ บอก ไว้ ล่วง หน้า ใน พระ ธรรม 1 กษัตริย์ 13:1-3. Başka bir örnek olarak, Yeroboam’ın mezbahının murdar edilmesiyle ilgili I. Kırallar 13:1-3’te önceden bildirilmiş peygamberliği okuyun. Sonra bunun II. |
น้ํามัน ที่ เพิ่ม ขึ้น นี้ เกือบ ครึ่ง หนึ่ง เป็น น้ํามัน ที่ ใช้ ใน สหรัฐ และ จีน ซึ่ง ตอน นี้ ใช้ น้ํามัน วัน ละ 20.5 และ 6.6 ล้าน บาร์เรล ตาม ลําดับ.—“สัญญาณ ชีวิต 2005” สถาบัน เวิลด์วอตช์. Bu artışın neredeyse yarısından Amerika Birleşik Devletleri ve Çin sorumlu. Bu ülkeler şu anda sırasıyla günde 20,5 milyon ve 6,6 milyon varil petrol tüketiyor (YAŞAMSAL İŞARETLER 2005, WORLDWATCH ENSTİTÜSÜ). |
Taylandlı öğrenelim
Artık น้ํามันหอมระเหย'ün Taylandlı içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Taylandlı içinde arayabilirsiniz.
Taylandlı sözcükleri güncellendi
Taylandlı hakkında bilginiz var mı
Tayland, Tayland'ın resmi dilidir ve Tayland'daki çoğunluk etnik grup olan Tayland halkının ana dilidir. Tayca, Tai-Kadai dil ailesinin Tai dil grubunun bir üyesidir. Tai-Kadai ailesindeki dillerin Çin'in güney bölgesinden geldiği düşünülmektedir. Lao ve Tay dilleri oldukça yakından ilişkilidir. Tay ve Lao insanları birbirleriyle konuşabilir, ancak Lao ve Tay karakterleri farklıdır.