Rusça içindeki Евросоюз ne anlama geliyor?

Rusça'deki Евросоюз kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte Евросоюз'ün Rusça'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Rusça içindeki Евросоюз kelimesi Avrupa Birliği anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

Евросоюз kelimesinin anlamı

Avrupa Birliği

proper

Великобритания проголосовала за то, чтобы покинуть Евросоюз.
İngiltere Avrupa Birliğini terk etmek için oy kullandı.

Daha fazla örneğe bakın

После вступления Польши в Евросоюз в 2004 году страна стала участником многих европейских социальных программ.
Polonya, 2004 yılında Avrupa Birliği'ne katıldıktan sonra birçok kez turistler tarafından ziyaret edilen bir ülke olmuştur.
Правительство США, Евросоюз, Щ.И.Т....
Amerika hükümeti, Avrupa Birliği Dokümantasyon Araştırma ve Eğitim Merkezi, S.H.I.E.L.D.
В марте Евросоюз заключил с Турцией сделку, которая предусматривает возвращение туда практически любого лица на основании глубоко неправильного признания Турции страной безопасного убежища; в настоящее время эта сделка находится на грани срыва.
Geçtiğimiz Mart ayında, AB Türkiye ile, Türkiye'nin güvenli bir iltica ülkesi olduğu yönünde son derece hatalı bir gerekçeye dayanarak, neredeyse tüm sığınmacıların Türkiye'ye geri gönderilmesine olanak sağlayan bir anlaşma imzaladı ki, bu anlaşmanın çökmesine ramak kalmış durumda.
Когда она недавно принимала в Гааге всех министров сельского хозяйства Евросоюза, она повела их в высококлассный ресторан, и они ели насекомых все вместе.
Kısa zaman önce Lahey'de AB tarım bakanlarının hepsiyle bir araya geldiğinde yüksek sınıf bir restorana gitti ve hep beraber böcek yediler.
Мы были страной, которой очень помогала поддержка Евросоюза.
Avrupa Birliği (AB) dayanışmasından yararlanan bir ülkeydik.
Евросоюз говорит, что во всём мире 4 миллиарда людей не могут добиться справедливости.
Birleşmiş Milletler, dünya çapında dört milyar insanın adalete temel erişimi olmaksızın yaşadığını tahmin ediyor.
США, Евросоюз и другие нации в настоящее время активно ищут околоземные объекты в рамках совместной программы Spaceguard.
Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve başka milletler, şu sıralar Spaceguard adı verilen bir projede DYC'leri bulmak için gökyüzünü taramaktadırlar.
Я тут как-то сказал Ван Ромпёю, что принятие Румынии, это одно из немногих хороших решений Евросоюза.
Az önce Van Rompuy'a Romanya'nın birliğe kabul edilmesinin AB'nin verdiği sayılı iyi kararlardan biri olduğunu söylüyordum.
Некоторые европейские страны не состоят в Евросоюзе.
Avrupa'daki bazı ülkeler, Avrupa Birliği'nin bir parçası değildirler.
Я имею в виду те титанические усилия, которые прилагаются, чтобы привести в соответствие законодательство в области свободы слова и прозрачность законодательства по всему миру, в Евросоюзе, между Китаем и США.
Yani dünyada şu anda konuşma özgürlüğü yasası ve şeffaflık yasası için inanılmaz bir baskı uygulanıyor-- EU içinde, Çin ve ABD arasında.
Кто министр финансов Евросоюза?
Avrupa Birliği'nin Maliye Bakanı kimdir?
В Венгрии угроза оказаться под санкциями Евросоюза в сочетании с международным осуждением сорвала планы правительства по закрытию Центрально-Европейского университета, оппонирующего проповедуемой премьером Виктором Орбаном «нелиберальной демократии».
Macaristan’da AB’nin dava açma tehditi ve uluslararası kınamalar, hükümetin Orta Avrupa Üniversitesi’ni (Central European University - CEU) kapatma planlarını karıştırdı ki söz konusu üniversite bağımsız düşüncenin kalelerinden biri ve bu yönüyle Başbakan Viktor Obran’ın “liberal olmayan demokrasisinin” tam karşısında konumlanıyor.
Например, нынешняя президент Финляндии, Тарья Халонен, раньше была министром иностранных дел, и, на определённом этапе, она возглавляла Евросоюз.
Örneğin şimdiki Finlandiya başkanı Tarja Halonen, o zaman dışişleri bakanıydı ve bir ara da Avrupa Birliği başkanı.
Эстония только присоединилась к ЕвроСоюзу.
Estonia Avrupa Birliği'ne yen girdi.
В 2004- м году 15 стран одновременно вступили в Евросоюз, формируя пространство, которое большинством считается пояс мира, объединяющий 27 стран и 450 миллионов человек.
2004 yılında 15 yeni ülke AB'ye katıldı ve bu şekilde karşınızda bir çok insanın barışı yayan 27 ülkelik ve 450 milyonluk bölge olarak gördüğü bir birlik var.
Евросоюз стал крупнейшим иностранным инвестором в Южной Корее, начиная с 1962 года, и на 2006 год процент ПИИ составил почти 45 %.
Avrupa Birliği 1962'den beri Güney Kore'ye en yüksek yatırım yapan dış yatırımcı ve AB'nin Kore'ye 2006 yıllında doğrudan yatırım oranı %45'i buldu.
Литва вступает в Евросоюз.
Litvanya Avrupa Birliği'ne katılıyor.
В 2016 году 24 страны и Евросоюз подписали договор о защите моря Росса — самого дикого участка Антарктиды, где в естественных условиях обитают касатки, морские леопарды и пингвины.
2016 yılında 24 ülke ve Avrupa Birliği Antartika'nın en vahşi yerlerinden olan
17 января 2007 года Евросоюз направил в Сомалиленд делегацию для обсуждения возможностей дальнейшего развития отношений.
17 Ocak 2007' de Avrupa Birliği, gelecekteki işbirliğini görüşmek üzere bir dışişleri heyeti gönderdi.
Великобритания проголосовала за то, чтобы покинуть Евросоюз.
İngiltere Avrupa Birliğini terk etmek için oy kullandı.
Тогда разве Турции нужно стать членом Евросоюза?
Yani Türkiye gerçekten Avrupa Birliği'nin bir üyesi olmak zorunda mı?
В Польше попытки правительства подорвать независимость судебной власти и верховенство закона столкнулись с широкими общественными протестами и резкой критикой со стороны Евросоюза и Совета Европы.
Polonya’da hükümetin hukukun üstünlüğü ilkesinin ve yargı bağımsızlığının altını oyma çabaları, geniş çaplı kitlesel protesto eylemleri ve Avrupa Birliği ile Avrupa Konseyi’nin sert eleştirileriyle karşılandı.
1 июля 2013 года 28-м членом Евросоюза стала Хорватия.
1 Temmuz 2013 tarihinde Avrupa Birliği'nin 28. üyesi olmuştur.
Этот Евросоюз... он стоит нам дорого
Şu AB olayı...Masraftan başka bir şey değil
Для граждан Евросоюза бесплатно.
Avrupa Birliği vatandaşları için ücretsizdir.

Rusça öğrenelim

Artık Евросоюз'ün Rusça içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Rusça içinde arayabilirsiniz.

Rusça hakkında bilginiz var mı

Rusça, Doğu Avrupa'nın Rus halkına özgü bir Doğu Slav dilidir. Rusya, Beyaz Rusya, Kazakistan, Kırgızistan'da resmi bir dildir ve Baltık ülkeleri, Kafkaslar ve Orta Asya'da yaygın olarak konuşulmaktadır. Rusça, Sırpça, Bulgarca, Beyaz Rusça, Slovakça, Lehçe ve Hint-Avrupa dil ailesinin Slav kolundan türetilen diğer dillere benzer kelimelere sahiptir. Rusça, Avrupa'daki en büyük ana dil ve Avrasya'daki en yaygın coğrafi dildir. Dünya çapında toplam 258 milyondan fazla konuşmacı ile en çok konuşulan Slav dilidir. Rusça, ana dili konuşanların sayısına göre dünyada en çok konuşulan yedinci dil ve toplam konuşmacılar tarafından dünyanın en çok konuşulan sekizinci dilidir. Bu dil, Birleşmiş Milletler'in altı resmi dilinden biridir. Rusça ayrıca internette İngilizce'den sonra en popüler ikinci dildir.