İzlandaca içindeki samviskubit ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki samviskubit kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte samviskubit'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki samviskubit kelimesi vicdan azabı, pişmanlık, nedamet anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

samviskubit kelimesinin anlamı

vicdan azabı

pişmanlık

nedamet

Daha fazla örneğe bakın

Þeir höfðu ekki minnsta samviskubit út af því að bjóða Júdasi 30 silfurpeninga úr sjóði musterisins fyrir að svíkja Jesú.
Bu yozlaşmış adamlar, Yahuda’ya, İsa’yı ele vermesi için mabet hazinesinden 30 parça gümüş verirken biraz olsun suçluluk duymamışlardı.
Samviskubit getur jafnvel hrint af stað þunglyndi eða sterkri mistakakennd.
Sıkıntılı bir vicdan, depresyona ya da derin bir başarısızlık duygusuna bile yol açabilir.
Ég hef samviskubit ađ skiIja ūig eftir eina.
Seni yalnız bıraktığım için kendimi çok suçlu...
Davíð hafði samviskubit . . .
Davud vicdan azabı çekti. . . .
Fórnarlömb fjársvikara finna oft til mikillar smánar, hafa samviskubit og eru reiðir út í sjálfa sig.
Dolandırıcıların kurbanı olan kişiler genelde utanç, suçluluk ve kendilerine karşı öfke duyarlar.
Að iðrast merkir að „skipta um skoðun varðandi liðna (eða fyrirhugaða) athöfn eða hegðun, vegna eftirsjár eða óánægju“ eða „að sjá eftir, harma eða hafa samviskubit að hafa gert eitthvað eða ekki gert.“
Tövbe etmek, “bir kimsenin yaptığı (veya niyet ettiği) bir hareket veya davranıştan pişmanlık veya hoşnutsuzluk duyup zihni tutumunu değiştirmesi” ya da “yaptığı veya ihmalkâr davrandığı bir hareketten nedamet ya da vicdan azabı duyması” demektir.
Auk þess gætirðu enn verið að syrgja ástkæran maka eða verið með samviskubit eða fundið til reiði vegna hjónaskilnaðar.
Bundan başka, belki sevgili eşinizin ölümünden dolayı hâlâ kederlisiniz, ya da evliliğinizin parçalanmasıyla ilgili suçluluk veya öfke duyguları içinde olabilirsiniz.
Hann mun dröslast međ samviskubit í einsemd sinni, nema ūú frelsir hann.
Siz onu bu yükten kurtarmazsanız, kendini daima suçlu ve yalnız hissedecek.
Sé reynt að bæla niður nagandi samviskubit er afleiðingin oft svefnlausar nætur og þreyta.
Suçlu bir vicdanın sesini susturmaya çalışmak, birini yorgunluğa ve uykusuz gecelere sevk edebilir.
18 Sérhver kristinn maður, sem hefur verið með samviskubit, getur skilið orð Davíðs: „Lát mig heyra fögnuð og gleði, lát kætast beinin sem þú [Jehóva] hefir sundurmarið.“
18 Herhangi bir zamanda suçlu bir vicdandan dolayı ıstırap çekmiş olan İsa’nın bir takipçisi, Davud’un sözlerini anlayabilir: “Bana meserret ve sevinç işittir, ezdiğin kemikler mesrur olsun.”
Sumir hafa svikið undan skatti en fengið svo mikið samviskubit að þeir greiddu skuldina síðar.
Bir şey yaparız, ama sonra davranış tarzımızdan rahatsız olur ve huzursuzlanırız.
Slíkt samviskubit er eðlilegt og jafnvel gagnlegt.
Bu pişmanlık duygusu normal, hatta sağlıklıdır.
Viđ erum međ samviskubit...
Kendimizi kötü hissediyoruz.
“ (Jesaja 22: 12, 13) Jerúsalembúar hafa ekkert samviskubit þótt þeir hafi gert uppreisn gegn Jehóva.
(İşaya 22:12, 13) Yeruşalim halkı Yehova’ya başkaldırdığına pişman olduğunu gösteren hiçbir davranışta bulunmuyor.
Þetta samviskubit gengur frá þér
Bu vicdan azabı seni yiyip bitirecek
Enda þótt fæstum komi nokkurn tíma í hug að fremja ofbeldisglæp hafa margir ekkert samviskubit af siðlausu kynlífi, lygum eða svikum.
Çoğu insan şiddete dayalı bir suç işlemeyi asla düşünmezken birçok kişi cinsel ahlaksızlık, yalancılık ya da hile ile uğraşmaktan rahatsız olmaz.
Mótsagnirnar í hugsanagangi þeirra komu í ljós er þeir gagnrýndu lærisveina Jesú fyrir að tína öx á hvíldardegi og eta kornið, en síðar sama dag fengu þeir ekki minnsta samviskubit er þeir lögðu á ráðin um að myrða Jesú. — Matteus 12: 1, 2, 14.
İsa’nın şakirtlerinin Sebt günü başakları koparıp yemesini eleştirdiklerinde, yürüttükleri mantığın ne denli tutarsız olduğu ortaya çıktı; fakat yine aynı günün ilerleyen saatlerinde, İsa’yı öldürme planları yaparken hiç vicdan azabı çekmediler!—Matta 12:1, 2, 14.
‚Maðkarnir sem deyja ekki‘ hafa oft verið skýrðir sem eilíft samviskubit fordæmdra í helvíti og ‚óslökkvandi eldurinn‘ sem líkamlegar kvalir þeirra.“
Genellikle ‘ölmeyen kurt’, cehenneme mahkûm edilenlerin sonsuz suçluluk duygusunun ve ‘sönmeyen ateş’ ise ceza olarak çekilen fiziksel acının bir ifadesi olarak açıklanır” (Sagrada Biblia).
Ekki làta mig fà samviskubit
Beni kötü hissettirme
Dar var međ samviskubit fyrstu 9 tíma flugsins.
Dar babasına yalan söylediği için uçuşun ilk 9 saati endişeliydi.
Ef okkur finnst við vera innantóm, óánægð og jafnvel með samviskubit eftir að hafa gert eitthvað til afþreyingar gefur það til kynna að við þurfum að endurskoða hvernig við verjum tímanum.
Hâlâ zamanı boşa harcadığımızı hissediyor, tatmin olmuyor ve yaptığımız etkinliklerin ardından biraz suçluluk duyuyorsak bu, zamanı kullanma tarzımızda düzeltmeler yapmamız gerektiğini gösterir.
Þegar það gerist er eðlilegt að fá samviskubit.
Böyle durumlarda suçluluk duymamız doğaldır.
Sumir telja samviskubit ekkert annað en árekstur milli þess sem við viljum gera og þess sem kúgandi þjóðfélag heimtar að við gerum!
Bazıları ise vicdan azabının, yapmak istediklerimizle toplumun yapmamızı istediği ezici talepler arasındaki çatışmadan başka bir şey olmadığı görüşündedir!
Dæmi: „Ég er með samviskubit vegna þess að ég reifst við pabba daginn áður en hann dó.“
“Babam ölmeden önceki gün onunla tartıştığım için kendimi suçlu hissediyorum” gibi.
Samviskubit eða eftirsjá Sjálfsmorðshugsanir
Vicdan azabı, pişmanlık İntihar düşünceleri

İzlandaca öğrenelim

Artık samviskubit'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.