İzlandaca içindeki kalla ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki kalla kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte kalla'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki kalla kelimesi aramak, merhaba anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

kalla kelimesinin anlamı

aramak

verb

Er mađur sem gripinn er ķviđráđanlegri hvöt líklegur til ađ spyrja nágranna sinn ráđa eđa kalla á hjálp lögreglu?
Dayanılmaz itkinin pençesinde olan bir adam, öğüt almak için... komşusuna gider mi ya da yardımına koşmaları için polisi arar mı?

merhaba

interjection

Daha fazla örneğe bakın

Systir, sem við skulum kalla Tönju, segist hafa „haft tengsl við sannleikann á uppvaxtarárunum“ en 16 ára hafi hún yfirgefið söfnuðinn til að „eltast við tálbeitur heimsins“.
Tülin* adlı bir hemşire, “çocukluğumdan beri hakikatteki kişilerle yakın bir ilişkim vardı” diyor. Ancak o, 16 yaşındayken “dünyadaki çekici şeylerin peşinden koşmak” uğruna cemaati terk etti.
Ekki kalla mig James.
Bana James deme!
Gaur sem ég kalla Beanie.
Cat ama ben Beanie demek istiyorum.
Sumir myndu kalla hann hetju.
Ona kahraman diyenler var.
Hann áttaði sig auðvitað á því að Jesús var ekki að kalla hann Satan í bókstaflegum skilningi.
Elbette Petrus İsa’nın kendisine gerçek anlamda Şeytan demediğini biliyordu.
12 Þegar dóminum miðar fram kalla englar til tvennrar uppskeru.
12 Hüküm yerine getirilirken, melekler iki hasadın biçimi için çağrıda bulunuyorlar.
Sumir kalla mig Mikey Gaga.
Kiminiz beni Mikey Gaga oIarak tanır.
12 Þeir sem sinna ekki viðvörunum hins trúa þjóns kalla óhjákvæmilega erfiðleika yfir sjálfa sig og ástvini sína.
12 Sadık hizmetkârın uyarılarına kulak asmayanların kendilerine ve sevdiklerine zarar vermesi kaçınılmazdır.
Það er sagt að þegar hatched eftir hæna þeir vilja beint dreifa á sumum viðvörun og svo ert glataður, því að þeir aldrei heyra kalla móður sem safnar þeim aftur.
Bir tavuk yumurtadan ne zaman doğrudan bir alarm dağıtmak söyledi., bu yüzden onları tekrar toplar annenin arama duymak için hiç kaybolur.
Ég skal kalla á leigubíl fyrir þig.
Size bir taksi çağıracağım.
Þér skuluð ekki kalla neinn föður yðar á jörðu, því einn er faðir yðar, sá sem er á himnum.
Yeryüzünde kimseyi babanız diye çağırmayın; zira babanız birdir, semavî Babadır.
Ja, ūú mátt kalla hann reglulegri.
Normal diyebilirsin tabii.
Kalla Ray.
Cevap ver, Ray.
□ Hvers konar aðstæður kalla á að við ‚umberum hver annan‘?
□ Ne tür durumlar ‘birbirimize karşı sabretmeye devam etmemizi’ gerektirir?
Ungur maður, sem við skulum kalla Tómas, segir frá þeirri breytingu sem átti sér stað þegar foreldrar hans skildu en hann var þá átta ára: „Við áttum alltaf mat eftir að pabbi fór, en allt í einu varð dós af gosi orðin munaður.
Ana babası kendisi sekiz yaşındayken boşanmış olan genç bir adam, şunları hatırlıyor: “Babam evden ayrıldıktan sonra aslında her zaman yiyeceğimiz vardı, fakat bir şişe soda aniden lüks bir şey oldu.
Hvers vegna er hægt að kalla hina andasmurðu gesti og útlendinga?
Meshedilmiş kişilerin gurbette misafir oldukları neden söylenebilir?
Jesús benti fylgjendum sínum á að engin ætti að hefja sjálfan sig yfir trúbræður sína þegar hann sagði: „Þér skuluð ekki láta kalla yður meistara, því einn er yðar meistari og þér allir bræður.
İsa, takipçilerinden hiçbirinin kendini iman kardeşlerinden üstün görmemesi gerektiğini göstermek üzere şöyle dedi: “Siz rabbi diye çağırılmayın; zira sizin mualliminiz birdir, ve siz hep kardeşsiniz.
Eftir það lét hann oft kalla postulann fyrir sig þar eð hann vonaðist eftir mútufé frá honum.
Daha sonra da, boşuna rüşvet almayı ümit ederek, resulü sık sık yanına çağırdı.
Stjķrnarskráin mælir svo fyrir um ađ kalla megi til hvađa vitni sem er til ađ vitna um sakleysi.
Amerikan Anayasını örnek alırsak, masumiyeti kanıtlayabilecek her tanık çağırılabilir.
Eftir að Jesús hafði talað um sauði, svo sem postula sína, er hann ætlaði að kalla til lífs á himnum, bætti hann við í 16. versi: „Ég á líka aðra sauði, sem eru ekki úr þessu sauðabyrgi. Þá ber mér einnig að leiða.“
İsa, resulleri gibi gökteki yaşama çağıracağı koyunlar hakkında konuştuktan sonra 16. ayette şunları ekliyor: “Bu ağıldan olmıyan başka koyunlarım var ki, onları da getirmeliyim.”
Guði er svo mikið í mun að fullnægja þörfum þjóna sinna að hann lofar: „Áður en þeir kalla, mun ég svara, og áður en þeir hafa orðinu sleppt, mun ég bænheyra.“ — Jesaja 65:24.
Tanrı’nın, kavminin ihtiyaçlarını karşılamaya ne derece istekli olduğu şu vaadinden görülüyor: “Vaki olacak ki, onlar çağırmadan önce ben cevap vereceğim; ve daha onlar söylerken ben işiteceğim.”—İşaya 65:24.
Hvađ eigum viđ ađ kalla hana?
Ne diycez ona?
Ūær kalla á hana bæđi dag og nķtt.
Külkedisi, Külkedisi Gece ve gündüz bu, Külkedisi'dir
Af hverju er viðeigandi að kalla prestastétt kristna heimsins ‚mann lögleysisins‘?
“Kanun tanımayan adam” ifadesi neden Hıristiyan Âleminin din adamları için uygundur?
„Ég er yfirleitt mjög sparsamur,“ segir safnaðaröldungur sem við skulum kalla Axel.
Alex adında bir ihtiyar şunları anlatıyor: “Aslında oldukça tutumlu biriyimdir.

İzlandaca öğrenelim

Artık kalla'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.